10 Mart 2008 Pazartesi

ACIKTIIIIIIIM diyorsan, bol çeşit istiyorsan, HEMEEEN ŞİMDİİİİİ diyorsan, al koy sepete...


Romalı devlet adamı, bilgin, hatip ve yazar Marcus Tullius Cicero'nun da söylediği gibi "Yaşamak için yemelisin, yemek için yaşamalısın." Değişen her şeye rağmen, yemek yemek hep var, hep kalacak, o bir ihtiyaç, hiç bir şey onun yerini tutamadı, tutamayacak. Değişen tek şey ise belki de yemek yeme alışkanlığımız. Ailecek sofraya oturup, 3 çeşit ev yemeği, üstüne çay eşliğinde tatlı servisi ile karınların bayram ettiği o günler neredeyse geride kaldı. Neden mi? Çünkü zaman kendi hızıyla herşeye ivme katıp silip süpürüyor tüm değerlerimizi. Nefes almak için bile kısıtlı vaktimiz varmış gibi soluyoruz. 1saat fazla çalışıp, yarım saat erken uyuyabilmek için belki de birçok şeyi aksatıyoruz günlük hayatımızda, bu durum sadece yemek kültürümüz değil birçok olgunun da temellerini sarstı. Yemek yemeyi seven, misafirlerine, ailesine yemek ziyafeti vermeyi seven, yemek için yaşayan biz Türk Milleti , artık yaşamak için yiyoruz...

Değişen her bir olgunun birileri tarafından fırsata dönüştürüldüğü günümüzde, bu değişiklikleri hayatımıza en kolay entegre eden, bize maksimium fayda ve tatmin ile dönen girişimcileri de takdir etmek gerekir... İşte bunlardan biri Türkiye'nin ilk online yemek sipariş sitesi yemeksepeti.com'un kurucusu ve genel müdürü Nevzat Aydın.

Kendisi 1999 Boğaziçi Üniversitesi Bilgisayar Mühendisliği Bölümü mezunu. Amerika Birleşik Devletleri'ne giderek Silikon Vadisi'ndeki University of San Francisco'da MBA eğitimi alıyor. Amerika'da bulunduğu dönemde e-ticaret ile ilgili gelişmeleri yakından takip eden Aydın, MBA eğitimini yarıda bırakarak aklındaki projesini hayata geçirmek üzere Türkiye'ye dönüyor. O dönemler Türkiye'de internet üzerinden girişim yapmanın yavaş yavaş başladığı dönemler. Aydın'ın aklındaki projesi 'paket servis' ve 'internet'. 2000 yılı Haziran ayı'nda proje üzerinde çalışmaya tek başına başlar. Öncelikle projesinin gerçekleşebilir olup olmadığını test etmek için, restoran sektörünü araştırmaya başlıyor. Amerika'daki benzer projelerin iş modelinin Türkiye'ye uygulanmasının zor olacağını bildiği için, pazar araştırması yapıyor ve kuracağı sitenin iş/gelir modelinin büyük kısmını restoran sahipleriyle yaptığı mülakatlar sonucunda belirliyor. Kendisine bu projesinde yardımcı olacak, iş arkadaşları, ortaklar bulması gerekiyor. Bu sırada risk gibi gözüken bu işe girmek isteyenlerin sayısının yok denecek kadar az olduğunu hatta en iyi arkadaşlarının bile onu caydırmaya çalıştığını görüyor. İşte edindiği bu tecrübe, genç girişimcilerin kulağına küpe olacak cinsten: ‘Her zaman en iyi arkadaşınız iş ortaklığı için en doğru kişi olmayabilir.’ Kendisine bu konuda tam destek veren Melih Ödemiş ile 2000 yılı Ağustos başı gibi şirket kuruluyor. 2001 Ocak ayında internet üzerinden istenildiği şekilde ödeme yapılabilen bir paket servis portalı olarak online hizmete geçiyor. Odak noktaları yemek dağıtımıdır, onun dışında tencere, tava satmayacaklardır. İş modelleri yemek siparişleri üzerinedir. Kullanıcı yemek ücretini kapıya gelen restoranın görevlisine nakit, kredi kartı veya ticket ile öder, yemeksepeti bu ödeme üzerinden %10 komisyon alır. Bu da Aydın'ın çıkardığı 2.sonuçtur: "Doğru yer, Doğru zaman, Doğru Proje" . Geç kalınsaydı, kriz dönemine denk gelebilirdi ve sadece fikir olarak kalabilirdi. Bu projeyi belki de birileri hayata geçirecekti, çünkü Amerika ve Avrupa'da uygulanan bir modeldi, Türkiye'de ise henüz uygulanmıyordu, onlar gerçekleştirdi." Doğru Proje"olması o zamanın koşullarında yapılan sağlıklı pazar araştırmalarıyla fizibilitesinin ölçülüp bu pazara girme kararının zamanında alınmasıydı.

7 yıl önce hizmete geçen yemeksepeti.com şu an 8 ilde 2500 üzerinde restoranla servis veriyor. 56 kişilik bir ekiple çalışıyor. 350000 üyeye sahip, siyate giren ziyaretçilerin %41 'i sipariş vermekte, günlük sipariş miktarı 30000 civarlarında. Tutulan kayıtlara göre şu zamana kadar en ok sipariş veren üyeyin toplam sipariş sayısı 2712.

'İki tip şirket vardır. Kullanıcılarına daha fazla para harcatmaya çalışanlar ve daha az para harcatmaya çalışanlar. Biz ikincisi olacağız.' İş yapış şekillerinde amazon.com'un CEO'su Jeff Bezos'un bu sözlerini örnek aldıklarını söyleyen Aydın, prensip olarak kullanıcılarının yanında olduklarını, bunu onların da farketiklerini ve yemeksepetiyle karınlarını doyurduklarını büyük bir rahatlıkla söylüyor.

Başlangıçtan bu yana karşılaştıkları zorluklar da yok değil tabi. İş modelini restoran ve kullanıcı isteklerine göre şekillendiren şirket, ilk başlarda hem kullanıcı, hem restoran tarafında büyük sıkıntılarla karşılaşıyor. Restoranlar bilmedikleri bir siteye kazanmadan bişey ödemek istemiyorlar, kendi ürünlerini kendileri götürüp teslimde de paralarını kendileri almayı tercih ediyorlar. İnternetten sipariş hakkında hiçbir fikirleri yok, kaldı ki bilgisayar kullanmayı dahi bilmeyenler var. Kullanıcılar ise kredi kart numaralarını vermek ve yemek gelmeden önce ödeme yapmak istemiyorlar. Bunun üzerine, kullanıcılardan herhangi bir ücret talep etmeyen, siparişin ödemesinin kapıda yapıldığı, yemeklerin hangi restorandan geldiğinin bilindiği, şikayetlerin direk kendilerine yapıldığı, menü ve fiyat listesinin güncellendiği, restoranlardan aldıkları sipariş üstünden komisyon ücreti alan, siparişleri telefonla bildiren bir sistem kuruyorlar. Böylece hem kullanıcıların talepleri doğrultusunda iş yapıyorlar, hem de restoranların işine en az müdahale ediyorlar, yani herkes kendi işini yapıyor, işler tıkırında yürüyor.

İnternetten paket servis hizmetinin katma değeri nasıl olur ki diyenler için:


  • Puanlama sistemiyle kullanıcıların oyladıkları restoranlar, yani çürük yumurtalar sistemden çıkarılıyor. Şu zamana kadar 880 restoran sistemden çıkarılmış.

  • GPRS/ POS sistemi ile çok sipariş alan restoranlara POS sistemi kuruluyor.

  • DVD/Kitap Promosyonu, bunları müşteriye doğru ulaştırabileceklerini düşündükleri restoranlara teslim edilerek, 30 YTL 'nin üzerindeki siparişte bulunan müşterilere hediye olarak verilmesi sağlanıyor.

  • Canlı yardım ile anlık yardım, çağrı hizmeti ile kullanıcılarla iletişim kuran bir sistem kuruyorlar.

  • Gece operasyonu ile 7/24 hizmet vermekteler.

Nevzat Aydın, Melih Ödemiş ve Cem Nufusi adlı 3 arakadaşın bir bilgisayarla internetten yemek servisi vermek için hazırladıkları iş modeli, bugün 5 milyon dolar cirolu bir şirket oldu. Günde 4 bin kişi onların sitesinden yemek yiyor..İnternetin evlere girmesinin sektörlerinin önünü açmada önemli bir faktör olduğunu hatırlatan Melih Ödemiş ise buna bağlı olarak sektörlerinin de hızla büyüdüğünü, Paket servis sektörü % 5-20 büyürken şirketlerinin %100 büyüdüğünü, 2003'te ciroları 2.2 milyon dolar, kayıtlı üye sayısı 57 bin iken yedi yıl içerisinde 5 milyon dolar ciro ve 260 bin kayıtlı üyeye ulaştıklarını, pazarın %5-6'sına sahipken kısa vadede paylarını %15'e yükseltmeyi hedeflediklerini açıklıyor bir söyleşisinde. Ayrıca şirketin franchise modeliyle de bir marka haline geldiğini belirten Ödemiş, Bursa, Antalya, Adana, Sakarya ve Kocaeli'nde de bu modelle hizmet vereceklerini ifade ediyor. Bunları sadece ağızdan ağıza pazarlama faaliyetleri ile başaran şirket, yeni yeni radyolara reklam vermeye başlamış. Böylece sadakat programlarının bir parçası olan' Müşteri daima haklıdır, yemeksepeti.com daima müşterisinin yanındadır' mesajlarını iletişim kanallarıyla da bir kez daha pekiştirmeyi, böylece kullanıcılarını kendine bağlayıp, rakiplere gitmesini engellemeyi hedefliyor.
Bu sırada, Yemeksepeti.com, Microsoft ve DorukNet tarafından düzenlenen Altın Örümcek Web Yarışması'nda 2004 ve 2005 yıllarında 'En İyi Web Sitesi Ödülü'nü kazanıyor. Yine 2007 yılında Endeavor Türkiye Ofisi tarafından 'Endeavor Girişimcisi' seçiliyor.

Kısa vadede rakamsal hedefler koymalarını kullanıcı ve iş ortaklarının memnuniyetleri ve bağlılıklarının yanısıra almış oldukları başarılar da büyük oranda teşvik ediyor olsa gerek....


Hiç yorum yok: