17 Nisan 2008 Perşembe

düşündüğünüz, sorguladığınız, ürettiğiniz ve paylaştığınız sürece varsınız...aRDa KuTSal...



Geçen hafta konuğumuz olan Arda Kutsal bize biraz kendinden ve yaptıklarından, biraz da günümüz internet ve pazarlama modellerinden bahsetti. Ben de sizlere dinlediğim kadarıyla aktarmaya çalışacağım... Gerçi kendisini görmeseniz de yazılarından tanıdığınız bir karakter ama ben yazıya bir giriş mahiyetinde Arda Kutsal Kimdir ile başlayıp,kısa kısa söyleşi notlarına geçeceğim...

Arda Kutsal internette yeni nesil girişimlerin tanıtıldığı web sitesi olan Webrazzi'nin kurucusu ve Türkiye'deki tüm blogları bir çatı altında toplayan bir sistem olan Blograzzi'nin kurucu ortağıdır. Bunların yanısıra kendisinin danışmanlık hizmeti veren bir de firması vardır...

Sizlere büyük internet kişisi Arda Kutsal'ın ağzından web 2.0 ve Türkiye fırsatları adına özlü sözler geliyor:

İnternette reklam büyürken yön değiştirecek!

Satın almalar olacak ama bir süre sonra duracak!


Satın almalarda genel olarak kullanıcı sayısına, içeriğe, iş modeline ve pazar konumuna bakılıyor. Türkiye'deki ana iş modeli reklam, çok az düzeyde de premimum üyeliklerden alınan bedeller söz konusu.

Örneğin, blogcu.com'u inceleyecek olursak: Nokta.com'a iyi bir meblaya satıldı.Bir reklam geliri yok ama yüksek bir trafiği vardı. Alexa raporuna göre 12.sırada yer alıyordu. En önemlisi ise içerik üreten fazlaca insan vardı. pazarda açık ara öndeydi ve en büyük rakibi blogger (globalde)'dı, buna rağmen türk kullanıcısının tercihlerinde 1.sırayı alıyordu. Belki de Nokta.com bir anlamda Google'ın yaptığını yapmaya çalışıyor. Google "google adsense" ürününü kullanmak için blogger'ı açtı. Nokta.com da henüz sistemine entegre eedemese de "virgül" ürününü kullanmak için blogcu.com'u satın alıyor.

Melek yatırımcı gerekiyor!
Arda Kutsal'ın danışmanlık hizmeti veren firmasının bir de yatırım kanadı var, burada "melek yatırım" 'lar gerçekleşiyor.

Neyin nesi bu melek yatırım yahu diyenler için:
Melek yatırım hayata geçmemiş, çok çok erken aşamadaki yatırımlar, girişimcinin kendisinin değer kattığı henüz ürün, somut ispatı olmayan projelerdir. Merak edenlerin y_combinator.com sitesini ziyaret etmesi tavsiye edilir. (Amerika'daki örneği)

Burada max 25000$ yatırım yapılıyor. Buna karşılık %5-6 oranlarında pay alınıyor. Ama Türkiye'de 25000$ gibi bir üst limit yok. Yeterki değerli bir fikir olsun ve bu fikri hayata geçirecek bir girişimci/yatırımcı olsun. Arda Kutsal'da danışmanlık hizmeti veren şirketinde şirket kaynakları dışında yabancı yatırımların da olacağı konseptle değerli fikirlere melek yatırımcılar bulmakta...

Özel ilgi alanlarına yönelik sosyal ağlarda fırsat var!
Facebook bize tasarım, dil, kullanımda uygulanabilirlik gibi bir takım öğelerinin bir yalandan ibaret olduğunu gösterdi ve bugun birçok sosyal iletişim sitelerini büyük hasarlara uğrattı. Dili ingilizceydi, çoğu Türk üyesinin ingilizce bilmediği varsayılan bu sitedeki insanlar ne yapmaya gelmişlerdi buraya? tasarım karışıktı, birileri birşeylere davet ediyordu, "confirm" e basınca ne olacaktı acaba?tasarım desen, mavi-beyaz dümdüz sayfa, ne yıldız var ne sim, ne çiçek-böcek-kalp...ee noldu, herkes birbirine davet yolladı, herkes burada sen de gel, ben bilmem ne ilkokulumda bana aşık olduğunu düşündüğüm çocuğu buldum, evlenmiş biliyor musun, karısı çok çirkiiin...Haftasonu çocukluk arkadaslarımızda buluşma ayaraladık, çok güzeldi, eski günleri yad ettik...anneme babama, teyzeme, amcama hatta köpeğime bile facebook açtım, arkadaş listem doldu taşıyor, senin kaç arkadaşın var...dün doğumgününe gelemedim, ama fotoları facebook'a yüklemişsin, çok güzel, keşke gelebilseydim...falan diye gider bu diyaloglar..Sosyal ağımızı başarıyla tamamladık facebook sayesinde, bütün arkadaşlarımızı bulduk, daha da fazlasına ihtiyacımız kalmadı... şmdi sıra ortak ilgi alanlarının bir araya gelmesinde: "community kurma"
Başarının anahtarı = verinin paylaşılması










İnternet eğlence ve bilgi platformudur. Türkiye için girişim platformu olursa başarı kaçınılmazdır!

Türkiye'de Web 2.0 başarı getirmesi için anahtar .com'lar da!
Değişen büyükler: Doğan, MyNet, superonline
Değiştiren Güçler: Yonja, Ekşisözlük, Gittigidiyor...
Değiştiren Küçükler: Blogcu, Pilli, Çembernet,...
Değiştirecek Güçler: Nokta,...
Değiştirebilecek Güçler: Melek Yatırımcılar(angel Investors), Genç girişimciler, İnternet Stratejistleri

web 2.0 bir teknoloji değil, başlı başına bir terimdir. Bir beyin fırtınası esnasında oluşturulan, kişilerin ve internetin sağladığı değişimler sonucu içerikte katkıda bulunma, tasarım yapma, paylaşım gibi öğelerin yer aldığı modüler yapılar, xml, RSS gibi kavramlarla site içeriğini takip etme gibi özellikler sunan bir teknolojinin yazıya dökülmesi WEB 2.0.
İnsanların interneti kullanım şekilleri değişiyor:
Önceleri içerik verilir, izleyiciler okur fakat içerik yaratamazlardı. Önce içerikte, sonra tasarımda gelişmeler yaşandı...Tasarımlar değişti, RSS, CSS gibi teknolojilerle birlikte grafik kullanımı azaldı, büyük pikselli yazılar geldi, siteler editlendi ve Ekim 2005 gibi Web 2.0 hayatımıza girdi...Artık içeriğini paylaşmayan servis yok denecek kadar az. Böylelikle izleyici kitlesi arttı. İş modelleri buna göre değişti. Artık çoğu servis ücretsiz, siteler parayı premimum servis ve reklamlarla sağlıyor.

Hatta Web 2.0 'ın yerini alacak bir terim daha bekleniyor: Semantik kavramların ön plana çıktığı, servislerin birbirinin içeriğini algıladığı "Ajan" lar türeyecek, yani Arda Kutsal'ın tabiriyle dünya web 3.0'a hazır! Ama Türkiye henüz Web 2.0 kültürüne sahip olamadı, User Generated Content (UGC) kavramı henüz oturmadı...UGC 'e en uygun örnekler de youtube 'daki "sütü seven kamyoncu ve "idare edemem anne" videoları oldu.Yine Türkiye vikipedia da içerik olarak, diğer ülkelerinkine göre yerlerde!!!

Sebebi de ortada: dünyada teknoloji adım adım ilerlerken bizde karışık bir kurgu söz konusu. bizde paylaşım ne zaman yoğunlaşacak bilinmez, belki de web 2.0 olgunlaşmadan web 3.0 'a geçeceğiz!

YENİ TRENDLER

  1. 2008'in Twitter'ı Friendfeed: 2007 yılında Twitter adlı bir servis çıktı. bu servisle "Şu an ne yapıyorsun" sorusunun cevabını aldık. Hem de istemediğimiz kadar fazla insandan. Dünyada ne kadar popüler olsa da Türkiye'de bir facebook olamadı. Bunun üzerine bir sürü ek servisler çıktı... ta ki Friendfeed'e kadar! Friendfeed'de hesap açınca Youtube'daki videonuz, flickr'a yüklediğiniz fotolarınız, facebook'daki accountuna eklediğiniz herhangi bir servis vs tek bir kanaldan takip edilebiliyor. Yani tüm servisleri bir araya getiren bir geri bildirim servisi sunuyor. "Şu an Yotube'a x videosunu yükledi, flickra y fotolarını ekledi, facebook'daki hesabına z kişisinden bir arkadaşlık daveti geldi," vs... Friendfeed bugun inanılmaz bir hızla büyümeye başladı, bakalım Türkiye'de ne kasırgalar estirecek...

  2. Video Reklam: Arda Kutsal'a göre Video reklamlarında videonun içeriğinin tanıyabilmesiyle o içerikle ilgili reklamların entegre edilmesiyle buradaki iş modeli çok gelişecek ve hatta yepyeni bir iş kolu olacak.

  3. widget:
  • klasik e-ticaret: Türkiye'de e-ticaret alanından henüz alamadığımız ürün ve hizmetler mevcut. O yuzden şu an "klasik e-ticaret" bile yapılabilir.

  • innovatif e-ticaret: Örnekleri; altivi, pazartesisendromı

  • özel (niş) sosyal ağlar: çok uç hedef kitleli sosyal ağ ve komüniteler kurulabilir

  • Web araçları: sade-kolay ve verimli


Kaynaklar:

Arda Kutsal'ın bizzat kendisi ve sitesi http://www.ardakutsal.com/

Hiç yorum yok: