2 Nisan 2008 Çarşamba

sizin kriziniz bir başkasının fırsatı olabilir

Her uluslararası siyaset ve ekonomi ortamında bir Çin etkeni beliriyor. Tehdit olarak algılanan Çin'i bir fırsata dönüştürmek her ülke ve şirket için olası. Ancak dikkat etmek gerekiyor. Çünkü bu büyük pazar göründüğünden daha karmaşık bir yapıda.

Türkiye’nin lokomotif sektörü olan tekstilde kritik bir viraj atlatıldı. Öncelikle Çin ve Uzakdoğu ülkelerinde kalite hala düşük seviyelerde seyrediyor. Fiyatlar ise cazibesini yavaş yavaş yitiriyor. İşgücü maliyetleri, sigorta vs. yükleri artıyor. Artık istedikleri gibi at koşturamıyorlar. Bu durumda Türkiye'nin kalite, AB ve batı pazarlarına yakınlığı, vermiş olduğu kısa terminler gibi avantajları göze çarpıyor. Çin'de temel, yüksek metrajlı, tonajlı, ucuz ama daha az kaliteli mallara dayalı bir rekabet üstünlüğü var. Ev tekstilinin ise tek önemli silahı kalite. Bu yüzden, ev tekstilcileri, tüm dünyanın kabusu Çin’i pazarı yapmayı başardı. Birçok firma, kaliteli ve Uzakdoğu’ya göre pahalı koleksiyonlarını zengin Çinliler’e kabul ettirmiş durumda.
Dünyadaki yeri İtalya ve İspanya’nın ardından üçüncülük olan Türk ekonomisinin itici gücü ev tekstili, sektörel fuarların da yükselttiği ivmeyle gözünü dünya birinciliğine dikti. Bursalı ev tekstilcileri, desen ve tasarım güçlerini kalite ile birleştirip, tüm dünyanın gözünü diktiği Çin pazarına yıllar önce girmenin avantajını yaşadıklarını belirttiler. Tehdidi fırsata dönüştüren Bursalılar, hem Uzakdoğu’ya giden batılı alıcıların kaliteyi yeniden keşfedip geri gelmesiyle, hem de Çin’deki pazar payını artırmanın mutluluğu ile her geçen yıl büyük rekorlar kırmayı planlıyor. Bursalı ev tekstilcileri, bir milyarı aşan nüfusu ve olağanüstü üretim hacmiyle dünyanın kabusu haline gelen Çin’e ihracat yapmanın, o ülkedeki zengin kitlenin gözdesi olmanın, gelecek endişelerini büyük ölçüde ortadan kaldırdığını da vurguladılar. İşte, sektörde başı çeken oyuncular: Küçükalık Tekstil, Çevikel Tekstil, Burkay Tekstil, Ka-en Tekstil, Dilhan Tekstil, Marteks, Prestige Mensucat, Türkün Şirketler Grubu, Rekor Dokuma, Evlin Tekstil, Zorlu Tekstil, Foga Tekstil, Belette, Hilteks, Bursalı Havlu…
Dünyadaki durgunluğa ve Çin menşeili aşırı ucuz ürünlere rağmen, Çin’in tehdidin yanı sıra büyük bir fırsat olduğunu keşfetmişler. Çin ile rekabet etmiyorlar çünkü tüketiciye onlardan farklı bir ürün gamı sunuyorlar. Onlarla aynı kulvarda bulunmuyorlar. Kendi modalarını kendileri yaratıyorlar. Bu yüzden standart mal üreten Çin’den korkmaya gerek yok. Tam tersine orası, farklı ürün yelpazesi olanlar için büyük ve ciddi bir pazar. Sadece Çin değil, imalat pazarının yöneldiği tüm Asya ülkeleri önemli potansiyel. Herkes oralarda bir şeyler satmanın derdinde, tekstilde olduğu gibi birçok endüstri dalındaki firmalarımız tehditi fırsata dönüştürme yolunda büyük adımlar atmış durumdalar.

Bir başka başarı hikayesi de Koton’dan;

Bir öğretmen (Gülden Yılmaz) ve emekli subay eşinin (Yılmaz Yılmaz) Kuzguncuk'ta ihraç fazlası ürün satan bir mağaza olarak kurduğu Koton, bugün 350-400 milyon dolar ciroya koşan bir marka. Çin gerçeği ve Türkiye'nin sosyolojik değişimini erken fark edip, "fast fashion" anlayışı ile kısa sürede Türkiye'nin bilinen markası oluyor. Şimdi ise gözünü yıllardır üretim için gittiği Çin'e dikmiş. İlk mağazasını yakında Hong Kong'da açıyor. Ardından üretim ve ucuzluk cenneti Çin'i Koton markasıyla fethetmeyi planlıyor. Çevrelerinde çılgınlıkla suçlanıyorlar ama Yılmaz çifti sıfırdan yarattıkları Koton'u yeni hayallere yüzdürmek istiyorlar. Madem Çin tekstil ve konfeksiyon sektörünü tüm dünyada çaresiz bıraktı, onlar da hem üretim hem de tüketimde çareyi Çin'e gitmekte bulmuşlar. Çin tehdidini kendileri için bir fırsata dönüştürmeyi planlıyorlar.

2 yorum:

Adsız dedi ki...

Krizler nasıl yaklaşılması gerektiğini bildikten sonra, her zaman olmasa da, fırsata dönüşebilmektedirler. Kimsenin bilmediği bir şirketken, krizle beraber yapıcı yaklaşımınızla namınız yürüyecektir.

trhikaye dedi ki...

seks hikayesi

beylikdüzü escort

atakoy escort

escort ataköy

halkalı escort

ataköy escort